2 Haziran 2021 Çarşamba

Kaburga İzine Bulanmış Kulağım




Kaburga İzine Bulanmış Kulağım









Yüzüm, 


televizyon ekranına oturmayacak kadar çirkindi 


ruj lekeli kalplerinizin yanına uzanırken...


Siz sevecendiniz benim ise gergedana benzerdi burnum.


Yolculukta gördüm sizi, 


ellerinizi uzatıp gülüyordunuz 


otuz iki beyaz nokta ile 

  

dalıyordunuz kendinizi paylaşmaya...


Yine de siz güzeldiniz dişlerinizi sıralarken, 


benim ise sıralayacak ne dişim ne de gülücüklerim vardı. 


Eskimiş bir günün ardından 


birinizi daha 


gördüm yanıp sönen ışıkların altında. 


Bu sefer ellerinizde köpüren şişeler, 


birbirinizi ayartıcı bakışlar satıyordunuz...


Arkasından gece oldu, 


gün açana kadar tanımadığınız kokuları tadıyordunuz, 


benim ise kendi duvarlarım 


ve yatak ucumda siyanür dolu bardağım...


Bir sabah kendimi giysi dolabının içinde buldum, 


aynaların üzerini ben kapatmıştım 


görmemek için...


O kadar çok kendimdeydim ki, 


ya da kendim olamayacak kadar ben benden çıkmıştı ki, 


sırtıma inen kırbaç ile tüylerimi bıraktım 


oynak kaldırım taşları arasına...


Anlamsız bulduğum her şeyi, şimdi anlıyorum.


Ve zaman geçerken sana birkaç kelime yığını bırakıyorum....


Artık Gelibolu Yarımadası'nda duyulur boy boy güzelliklerin 


ve sen yine sonunu düşünmeden 


başka birini köpekleştirirsin 


bir başkasının sırtında...


Bana gelince...


Bundan sonra hiç olmayacak kadar 


kışı düşürüyorum yazın terli sıcağında...


Evime inen kar taneleri 


ve buz sarkıtları arasında 


sıcağı gebe bırakmadan 


buzlukta yaşıyorum 


gündüzü geceye kurban ederek...
















H.Altıntaş

Siyah Gergedan


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder